Ev denilince sımsıcak bir duygu sarıyor beni.

Kendimi içinde en rahat hissettiğim, hayatın patırtısından gürültüsünden uzak kabuğuma çekildiğim yuvam..

Başka binlerce evi çok beğensem de, yine de en “bana ait” olan, “benim evim”,

En güzeli…

İşte bu hikaye de,  kendisine yeni bir ev kurmak isteyen minik bir tilki ile babasının öyküsünü anlatıyor..

Türkiye İş Bankası Yayınları’ndan çıkan En Güzeli Benim Evim, Janet Bingham tarafından kaleme alınmış ve Rosalind Beardshaw tarafından resmedilmiş.

Bol resim ve nispeten az yazılı oluşu, bence 2 yaş itibariyle keyifle okunabilecek bir çocuk kitabı.

Hikayede, baba tilki, her canlının zaman zaman evini yenilediğini ya da farklı bir eve geçtiğini minik yavrusuna anlattığında, yavru tilki de hemen yeni bir mekanda ev arayışına koyuluyor…

Bir sincap gibi ağaç tepesinde yaşamak istediğini söylüyor önce ağaçtan düşebileceklerini anlatıyor babası minik tilkiye…

Çiçeklerin içinde, derenin  kenarında, toprağın altında derken bakıyorlar ki, hiç bir mekan kendilerinin yaşamasına elverişli değil, çünkü her canlının yaşam alanının o canlıya uygun olduğunu farkediyorlar.

Bu esnada da oldukça keyifli ve eğlenceli anlar geçiriyorlar..

Sonunda minik tilkinin büyümekte olduğunu ve artık mevcut evlerine sığamayacaklarını,  tek ihtiyaçları olanın kendi yuvalarının biraz daha büyüğünü yapmak olduğunu düşünüp, daha büyük bir alan kazarak yeni evlerine yerleşiyorlar.

ve diyorlar ki…

“Bu ev bütün evlerin en güzeli..Çünkü bu ev bizim evimiz…”

Sizce de öyle değil mi?