Bu aralar; boya, resim defteri, resim kalemleri, fırçalar favorilerimiz arasında. “Boya yapcaam ben boyaaaaa” diyerek kendi ufak masasının başına büyük bir heyecanla oturuyor.  Daha önce patates baskısı ile başlayan sulu boya macerasını, limonla devam ettirelim dedik.

Ben kötü olmaya yüz tutmuş, minik yarım bir limonu kullandım. Limonu ortadan ikiye bölüp, dilediğimiz renklerde boyuyorsunuz, sonra da resim defterine baskı yapıyorsunuz. Limonun şekli nedeniyle, özellikle rengârenk boyayarak baskı yaptığınızda çok hoş şekiller oluşuyor 😉

limon3

Berk, limonun içini boyayıp baskı yapmak yetmedi, bir de kabuklarını da ayrıca boyadı. Çocuk malzemenin her tarafından faydalanıyor işte. 🙂

limon1

Limonu boyarken, asidin etkisinden olsa gerek, burnuma ilginç kokular geldi, ama Berk de herhangi bir rahatsızlık belirtisi hissetmedim, demek ki halinden memnundu 🙂

Bol bol baskı yaptık, sadece limon değil, Berk de rengârenk oldu bu etkinlik sonunda, ama olsun, sonunda bir banyoya bakıyor, üstü başı önemli değildi benim için. Tabi koltuklara baskı yapmaması için dikkatli olmaya çalışıyorum, ama düşünüyorum da benim gri koltukların üstüne renkli daire şeklinde baskılar trend bile olabilir aslında. 🙂 Şaka bir yana, koltukları boyasa da kalbini kıracak değilim, ama eşyaları kullanmanın sınırını da öğretmeye çalışıyorum.  Çocukluğunu doyasıya yaşamakla eşyanın kıymetini bilip onu korumak arasındaki o ince çizgiyi ona nispeten anlatmaya gayret ediyorum. Lakin, sonuca baktığımda, eşyalar ondan daha değerli değil, gerçekten…

limon2

Bu baskı porföyünü değişik baskı malzemeleri ile çeşitlendirmeye çalışacağım önümüzdeki günlerde bakalım neler çıkacak?